CHP, 23 Mart'ta cumhurbaşkanı adayını belirlemek için önseçim hazırlıklarını sürdürüyor. Tek aday olarak önseçime girecek olan İmamoğlu, kampanya sürecine ilişkin çalışmalarını devam ettiriyor. İmamoğlu'nun, önseçimden sonra muhalefet partilerini ziyaret etmesi bekleniyor. Bu süreçte, CHP Genel Merkezi'nde yarın yapılacak açıklama ile adaylık gerekçeleri kamuoyuna sunulacak.
İmamoğlu, yarın CHP Genel Merkez'inde düzenlenecek etkinlikte partililere hitap edecek. Adaylık sürecinin gerekçeleri detaylı bir şekilde açıklanacak. CHP kurmayları, önseçim sonrası İmamoğlu'nun muhalefet partisi liderleriyle bir araya geleceğini belirtiyor. Bu ziyaretlerin, muhalefetin ortak hareket etmesi açısından büyük önem taşıdığı ifade ediliyor.
İmamoğlu, 'milletin adayı olmak istiyor' ifadesiyle, sadece CHP'nin değil, tüm muhalefetin adayı olma hedefini vurguluyor. CHP yöneticileri, önseçim sürecinin ardından muhalefet partilerini bir araya getirme çabalarının önemine dikkat çekiyor. Bu bağlamda, 'Demokrasi güçlerini bir arada tutmak da bizim görevimiz' görüşü dile getiriliyor.
Önseçim sürecinin ardından İmamoğlu'nun gerçekleştireceği ziyaretlerin, muhalefetin bir arada durmasını sağlamak amacı taşıdığı belirtiliyor. CHP'nin aday belirleme sürecinin engellenmeye çalışıldığına dair iddialar da gündemde. Ancak, parti kurmayları, 'İstedikleri kadar engellemeye çalışsınlar, önseçimi her koşulda yapacağız' şeklinde görüşlerini aktarıyor.
CHP kaynakları, İmamoğlu'nun muhalefet partileri ile gerçekleştirdiği ziyaretlerden olumlu izlenimlerle döndüğünü ifade ediyor. Ancak, bazı muhalefet partileri, aday açıklanmasını erken buluyor. Özellikle, Mansur Yavaş'ın adaylık yarışından dışlandığına dair eleştiriler gündeme geliyor.
İYİ Parti Genel Başkanı Dervişoğlu, CHP'nin aday belirleme sürecinin erken olduğunu savunuyor. Dervişoğlu, 'Erken seçim Erdoğan'ın işine gelir, ona yeniden adaylık yolunu açmış oluyorsunuz' diyerek, iktidarın erken seçime yanaşmayacağını belirtiyor. Bu durum, muhalefetin birlikte hareket etmesi gerektiği konusunda bir uzlaşma sağlanmasına rağmen, destek konusunda belirsizlik yaratıyor.
CHP'nin önseçim süreci, muhalefet partileriyle ilişkilerin yeniden şekillenmesine olanak tanıyor. İmamoğlu'nun, muhalefet partileriyle gerçekleştireceği ziyaretlerin, ortak hareket etme çabalarını güçlendirmesi bekleniyor. Bu süreçte, muhalefetin bir arada durması, seçimlerdeki başarı için kritik bir öneme sahip.
Sonuç olarak, CHP'nin önseçim süreci, sadece parti içi dinamikleri değil, aynı zamanda muhalefetle olan ilişkileri de etkileyecek. İmamoğlu'nun adaylık süreci, muhalefetin ortak hareket etme isteği ile birleştiğinde, seçimlerdeki stratejilerin belirlenmesinde önemli bir rol oynayacak.